Sonbahar
Dudaklarım kanar gidersin
İki rüyanın ortasında uykusuzluk hapsi
Kalbi mağlup eden özür
Cümlelerine tabi kaldım
O yüzden bu tamiri mümkünsüz halim asi
Dilimde nükteler yok artık elime
Kalan sahte bir vaha
Ziyan olurken hep mi sonbahar
Derdi neydi eylülün benimle
Onunla gitti hepsi
Sonlar hep sınırsız hüzne mazhar i̇nsana bak
Bak bu talihim yara
Nerede sebep gülmek için göster
Artık onu bana
Hiç halim yok inan solan güllerinden solumaya
Yorgun argınım ve dargınım bütün yalanlara
Bu hiçlik ortasında güvenim kalmadığında
Dünyaları reddedip sığındım ölüm yalnızlığına
Alıştım şanssızlığıma şaşırmaktan usandım
Ben gözümü kapatmamıştım sen yeni uyandın
Ne gözümde korkusu ne ağzımda
Tortusu var bu hayatın
Bir elimde geçmişim dilimde küfür
Çok defa yenilmişim
Uçurumun kenarından seyre daldım
İstanbul'u bütün gece
Halim yok mecalim yok söz
Vermedim ben gülmeye
Gülünecek bir şey yok
İçim sızlıyorken siz de gülmeyin
Dünyamı yakıp yıkıp gitmeyin
Fazla bir şey istememiştim dokunma demiştim
Şu yalnızlığım huzurluydu gelip
Bozma demiştim
Yaşanmazmış kimse için bakışım değişti
Senin suçun yok bu devrin
Kalbi delik deşikmiş
Ben böyle umutsuzluk girbadında yetiştim
Ne ben varolayım ne de sen beni değiştir
Faydasız cümleler inan vakit çok geç
Bende binlerce var sen de
Kendine bir dert seç
Ezber hayatlarınız hayatımdan ayıp
Yalnızlığın kurak çöllerindeyim uzağımdan geç
Ne gözümde korkusu ne ağzımda
Tortusu var bu hayatın
Bir elimde geçmişim dilimde küfür
Çok defa yenilmişim
Uçurumun kenarından seyre daldım
İstanbul'u bütün gece
Halim yok mecalim yok söz
Vermedim ben gülmeye