Erken
Pişman oldum çok erken (çok erken, çok erken)
Hiç bitmeyecek derken de (derken de)
Yaktığım ateş sönerken (sönerken, sönerken)
Onu kalbe gömerken de (gömerken de, gömerken de)
Pişman oldum çok erken (çok erken, çok erken)
Hiç bitmeyecek derken de (derken de)
Yaktığım ateş sönerken (sönerken, sönerken)
Onu kalbe gömerken de (gömerken de, gömerken de)
Ben tuttum el üstünde (el üstünde)
Ona değmezdi aslında (aslında)
Haberi yoktu küstüğümde (küstüğümde)
Saçı kalmadı yastığımda (yastığımda)
Hadi gitsem şerefimle ya da kalsın mı yanında?
Bitmez savaşımda, korktuğumsa başımda
Ona sor neyin yarışında? Sanki it dalaşında
Ahtım var elinde, elim yakasında (yakasında, yakasında)
Pişman oldum çok erken (çok erken, çok erken)
Hiç bitmeyecek derken de (derken de)
Yaktığım ateş sönerken (sönerken, sönerken)
Onu kalbe gömerken de (gömerken de)
(Pişman, pişman oldum çok)
Her şeyi biliyorum, maalesef gözümle görüyorum
Her sabah yanımda diliyorum
Gelsen de istemem biliyorum
Günlerdir hatıra siliyorum
Sildikçe eksilip bitiyorum da
Sanırım kendime geliyorum
Anlatma yalan o biliyorum
Öldün artık (öldün artık)
Beni böyle tek bıraktın da
Anlamam, nası' bi' belasın (belasın)
Bilirim sevemezsin aslında (aslında)
Kaçarım sessiz sedasız (sedasız)
Görülür evinin terasında (terasında)
Yakarım, hani var mı dahası? (Dahası)
Yaşarım şehrin tenhasında (ah-ah, ah)
Pişman oldum çok erken (çok erken, çok erken)
Hiç bitmeyecek derken de (derken de)
Yaktığım ateş sönerken (sönerken, sönerken)
Onu kalbe gömerken de (gömerken de, gömerken de)
Pişman-pişman oldum çok erken (çok erken, çok erken)
Hiç bitmeyecek derken de (derken de)
Yaktığım ateş sönerken (sönerken, sönerken)
Onu kalbe gömerken de (gömerken de, gömerken de)