bored like me (demo)
Please listen closely
I think you think you know what I want but you don't
to want to know me
is to ask me to ask you to tell but you won't
And so we sit here
And talk in circles
Pointed politeness
Till we turn purple
Oh really can we cut it all and break the walls and talk like we've been married forty years
and so we dance dear
nose to nose but wanting to be mouth to mouth
give it a chance dear
break the ice if there's ice or at least ask me how
because we sit here
Both with this knowing
There's something under
Forever growing
Oh really can we cut it all and break the walls
And not talk like we're married fifty years
I know you're bored like me
So tell me kindly
I wonder love like I love loving you
I'm going in blindly
So make the risk worth the risk
Like I want you to do
Just scrap the questions
take off the masks
Let the curtain fall and lead me to the dark
Oh darling are you there say the word
I will not use this mouth for chatter any more
Oh I know you're bored like me
[Bölüm 1]
Lütfen iyi dinle
Sanırım ne istediğimi bildiğini sanıyorsun ama bilmiyorsun
Beni bilmek istemek
Söylemeni rica etmemi rica etmektir ama etmiyorsun
Ve o yüzden burada oturuyoruz
Ve aynı şeyleri konuşuyoruz
İğneli kibarlık
Biz morarana kadar
Ah gerçekten, hepsini kesip duvarları yıkıp kırk yıldır evliymişiz gibi konuşabilir miyiz?
[Bölüm 2]
Ve o yüzden dans ediyoruz, canım
Burun buruna ama istiyoruz ki ağız ağıza olalım
Bir şans ver, canım
Buz varsa buzu kır veya en azından bana nasıl yapacağını sor
Çünkü burada oturuyoruz
İkimiz de bunu bilerek
Altta bir şey var
Ebediyen büyüyor
Ah gerçekten, hepsini kesip duvarları yıkıp
Elli yıldır evliymişiz gibi konuşmayabilir miyiz?
[Nakarat]
Senin de benim gibi sıkıldığını biliyorum
[Bölüm 3]
O yüzden bana kibarca söyle
Acaba sen de benim seni sevmeyi sevdiğim gibi seviyor musun
Gözüm kapalı giriyorum
O yüzden yapmanı istediğim gibi riski risk almaya değer kıl
Soruları bir kenara at, maskeleri çıkar
Bırak perde kapansın ve beni karanlığa götür
Ah, sevgilim orada mısın bir şey de
Bu ağzı artık gevezelik için kullanmayacağım
[Nakarat]
Ah, senin de benim gibi sıkıldığını biliyorum